‘’AK Parti ne yapsa istemezuk’’ düşmanlığı ne yazık ki yerli otomotiv de de baş gösterdi. Yapılacak olan güzel işlerinde önüne geçen bu davranış, ülkemize zarar veriyor. 3. Havalimanına, 3. Köprüye, yerli; tanka, helikoptere, gemiye, piyade tüfeğine ve uçağa karşı çıkan rant lobileri ve şer odakları, şimdi de yerli otomobile karşı çıkıyor. Sebep olarak da yerli otomobilin prototipinin Amerikan Cadillac BLS ile aynı olmasını gösteriyorlar. Kısacası yerli otomobili ‘Çakma’ olarak nitelendiriyorlar. Aslında hiçbir ülkenin yüzde yüz kendi malı diye bir ürünün olmadığını biliyorlar. Çakma diye adlandırdıkları yerli otomobil, Türkiye'nin otomotiv sektörüne girişidir. Teknolojiden, hem küreselleşmiş dünya hem de otomobil sektörü nasibini aldı. Örnek, Dünya’nın en büyük otomobil üreticilerinden Mercedes...10 yıl önce Renault motorlu bir Mercedes’i kim aklına getirebilirdi ? ya da Peugeot-Citroen motorlu bir BMW olacağını kim tahmin edebilirdi ? Evet, PSA grubu yani Peugeot-Citroen motorları Bmw’nin 1, 3 ve 5.20i serisi araçlarında kullanılıyor. Renault motorunu ise Mercedes’in A, B ve C sınıfı araçları, Nissan’ın ise tüm model araçları kullanıyor. Bununla da sınırlı değil. Amerikan markası Ford’un motorlarını da İsveçli Volvo’da İngiliz’de Range Rover Evoque’de kullanıyor. Bu ortak kullanım sadece motorla kısıtlı da kalmıyor. Mesela, Amerika’nın Dodge Journey aracı şuan İtalyanların Fiat marka logosuyla Freemont modeli olarak satılıyor. Günümüzde maliyet ve rekabet endişeleri nedeniyle otomobil markaları kendi aralarında çeşitli ortaklıklar oluşturmaya başladılar. Bu ortaklıklar motorların ve dış görünümlerin ortak kullanılması ile maliyetlerin düşürülmesi şeklinde gelişiyor. İzlenen bu ticari yol ile aynı tip motordan 1 milyon adet motor üretimi yapılacaksa, iki markanın aynı motoru kullanmasıyla birlikte 5 milyon adet motor üretimi yapılıyor. Siparişlerde bu sayede fazla olacağı için ciddi fiyat indirimleri meydana geliyor. Türkiye’de otomobillerin yüzde 90’ınına yakın bir rakamı ihraç ediliyor. Yani Türkiye’de otomobillerin yüzde 90’ı ithal. Bu anlamda Türkiye’nin kendi markasıyla otomobil üretecek olması önemli bir adım. Türkiye ile aynı aynı dönemde düğmeye basan Güneykore şuan da Dünya'nın en büyük otomobil üreticilerinden biri oldu. Yine Güney Koreli Hyundai ve Kia da otomobil üretimine başka firmaların lisansıyla başladı. Hyundai, Ford lisansı ile montajını yaptı ve 1974’ten bu yana kendi markasını üretiyor. 1991’de ürettiği motoru şimdi Mitsubishi’ye satıyor. İranlı Samand Peugeot, Rus Lada Fiat firmaların lisansıyla üretim yaptılar, sonra kendi markalarıyla yollarına devam ettiler. Türkiye'de kendi markasıyla bu yönde bir gelişim gösterecektir. Yerli otomobil protipleri rant lobileri ve şer odakları tarafından eleştirilmiş olsa da sanayicileri heyecanlandırdı. Sakarya, Kocaeli ve Bursa şimdiden yerli otomobil fabrikasının üssü olmak için adımlar atıyorlar. Hükümet, batı ve doğu farkını aradan kaldırmak için Güneydoğu’ya daha fazla yatırım yapmaya başladı. Eğer bu fark hızlı kapatılmak isteniyorsa Yerli Otomobil Fabrikası Güneydoğu’ya kurulmalıdır. Yerli otomobil fabrikasının bu bölgede olması, doğu ile batı arasındaki gelişmişlik farkını daha hızlı kapatacaktır. Ülkemize hayırlı olsun.