Şanlıurfa İl Sağlık Müdürlüğü, çocukluk çağının sık görülen ancak bazen göz ardı edilebilen nörogelişimsel bozukluğu Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) hakkında önemli bir açıklama yaptı. Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uzm. Dr. Meltem Günaydın'ın değerlendirmelerine yer verilen açıklamada, DEHB'nin dikkat dağınıklığı, aşırı hareketlilik ve dürtüsellik belirtileriyle kendini gösterdiği vurgulandı.
Uzm. Dr. Günaydın, DEHB tanısının konulabilmesi için belirtilerin sadece evde değil, okul gibi farklı ortamlarda da gözlemlenmesinin gerekliliğine dikkat çekti. "En sık rastladığımız belirtiler arasında dikkatin kolayca dağılması, uzun süre oturmakta zorlanma, eşyalarını sık kaybetme, yönergeleri unutma ve sabırsızlık gibi davranışlar yer almaktadır" ifadelerini kullandı.
Olumlu Yaklaşım Tedavi Sürecinde Kilit Rol Oynuyor
Ailelerin çocuklarına yaklaşımlarının tedavi sürecindeki önemine değinen Dr. Günaydın, ceza yöntemleri yerine olumlu davranışların pekiştirilmesinin çok daha etkili sonuçlar verdiğini belirtti. Sözlü övgü, puan sistemleri, çıkartmalar ve küçük ödüllerin çocukların motivasyonunu artırabileceğini ifade eden Günaydın, günlük rutin oluşturmanın da önemini vurguladı. "Yemek, ders, oyun ve uyku saatlerinin düzenli olması, çocuğun içsel düzenine katkı sağlar. Ödev yapılacak ortamın sade ve dikkat dağıtıcı unsurlardan uzak olması da oldukça önemlidir. Ayrıca sık sık verilen kısa molalar dikkat süresini artırabilir" şeklinde konuştu.
İş Birliği Başarıyı Artırıyor
DEHB tedavisinde ilaç kullanımının yanı sıra ailelerin ve öğretmenlerin iş birliği içinde olmasının büyük bir fark yarattığını belirten Uzm. Dr. Günaydın, erken tanının ve doğru yaklaşımın hayati önem taşıdığını dile getirdi. "Her beyin farklı çalışır. Önemli olan bu farklılıkları anlayarak doğru yöntemlerle desteklemektir. Bu şekilde DEHB’li çocuklar kendi potansiyellerini ortaya koyabilir" ifadelerini kullandı.
Şanlıurfa İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri, toplumda DEHB konusunda farkındalığın artırılmasının ve doğru bilgilendirmenin çocukların sağlıklı gelişimi açısından büyük önem taşıdığını kaydetti.